ORGANİK KAHVE NEDİR ?

Organik Kahve ile Konvansiyonel Kahve Arasında ki Farklar Nelerdir?

İlk olarak, konvansiyonel tiptede ki kahve dünyadaki en ağır kimyasal olarak muamele edilen gıdalar arasındadır. Sentetik gübreler, böcek ilaçları, herbisitler, fungisitler ve böcek öldürücüler vb.  Çevre sadece bu aşırı yüklenmeden muzdarip olmakla kalmıyor, aynı zamanda içinde yaşayan insanlar da acı çekiyor. Çiftçiler, mahsulleri püskürtürken ve hasat sırasında kullanırken yüksek düzeyde kimyasallara maruz kalırlar. Çevredeki topluluklar hava ve sudaki kimyasal kalıntılardan da etkilenmektedir. Bu kimyasal varlıklar sadece hoş değildir; birçoğu son derece toksik ve insan sağlığına zararlıdır.

Organik kahve durumunda, yetiştirme veya üretimde kullanılan sentetik gübreler veya kimyasallar yoktur, bu da daha temiz kahve çekirdeği, hava, toprak ve su anlamına gelir. Kahve, sadece kahve hamuru, tavuk gübresi veya kompost gibi organik gübrelerle yetiştirilir. Organik çiftlikler aynı zamanda kimyasal çiftliklerden daha az karbon yayarak iklim değişikliğiyle mücadele ederken, aynı zamanda önemli miktarda karbonu da tutmaktadır. Bir bonus olarak, organik kahve çekirdekleri sağlıklı antioksidanlar açısından daha zengindir.

İkincisi, konvansiyonel olarak yetiştirilen kahve bitkileri açık güneşte gelişmek için geliştirilmiş melezlerdir. Kahve doğal olarak gölgeyi tercih eder, ancak kalın ormanda yetişen bir ürünün eğilimi ve hasadı daha zordur ve yoğun olarak ekilemez.

Ormanlar, bu güneş seven kahve çeşidinin kitlesel miktarlarda ekilmesi için kesilebilir. Üretim artar, ancak flora ve faunanın vahşi ekosistemi yıkılır. Kuşlar ve kertenkeleler gibi doğal haşere caydırıcıları bir habitat olmadan bırakılır ve kahve ağaçları yıkıcı böcekler için aşırı nüfuslu bir yer olur ve daha fazla pestisit kullanımına yol açar. Ve bu ekosistemlerin doğal gübresi (kuş pislikleri, yaprak çöpleri ve doğal çürüme) olmadan kimyasal gübre kullanımı artar.

Yağmur yağdığında, ağaç örtüsü eksikliği su akışının arttığı anlamına gelir. Toprak yıkanır ve bununla birlikte doğal besinleri alır, sonunda toprağı o kadar aşındırır ve bozar, büyüme neredeyse imkansızdır. Yağmur suyu sadece toprağı değil, aynı zamanda arıtıldığı tüm kimyasalları taşır ve her ikisi de yerel su kaynaklarıyla sonuçlanır.

Çoğu organik kahve doğal yollarla yetiştirilir – yemyeşil ormanların gölgesinde, yabani bitkiler ve hayvanlar için bir ev sağlar, toprak verimliliğini korur ve benzersiz bölgesel ekosistemleri canlı tutar. Bu ormanlık çiftlikler ayrıca iklim değişikliğinin bir sonucu olan olağandışı hava durumu modellerini ele almak için daha dayanıklı ve daha donanımlıdır, bu da onları çiftçiler ve gelecekleri için daha güvenli bir yatırım haline getirir. Yüz binlerce dönümlük Güney Amerika yağmur ormanları çeşitli endüstriler için zaten yıkıldı ama adil ticaretli ve organik kahve yetiştirirken araziyi doğal ormanlık ihtişamına geri döndürmek için çalışan kooperatiflerle ortaklık kurdu. Organik kahve nedir sorunsalına umarız açıklayabilmişizdir. 

Satışta olan organik kahvelerimize buradan ulaşabilirsiniz. Afiyet olsun!